27 Mart 2012 Salı

NEŞET BABAAAA:))

KESİK ÇAYIR

NEŞET ERTAŞ




KIRŞEHİRİN GÜLLERİİ

KIRŞEHİRİN MANİLERİ


Yârim gitti gelmiyor
Kimse kadrim bilmiyor
Ayrıldığım günden beri
Gözüm gönlüm gülmüyor

Irmaklar su akmıyor
Yar yüzüme bakmıyor
Başka şehrin gülleri
Kırşehir gibi kokmuyor

Karşıda kara çalı
Kararıp durma çalı
Ben sana varır mıyım
Sümüklü sıracalı
Pınara desti koydum
Damla damla olacak
Benim sevdiğim oğlan
Başöğretmen olacak

Kümbüle bak kümbüle
Hiç teveği yok bile
Askerin karısına
Kirli yazma çok bile

Ben bir gümüş kutuyum
Yar elinden tutayım
Koyur devlet yarimi
Otuz oruç tutayım

Dam başında su durulur
Oğlan gömlek yudurur
Oğlan cahil kız cahil
Şimdi bunla kudurur
Çeşme başı pıtırak
Gelin kızlar oturak
Ne oturak ne durak
Satılak da kurtulak

Kılıçözü zemzem akar
Bahçeler gül kokar
Kırşehir'den başkasına
Aklı olan nasıl bakar.

Dağda tavuk kümesi
Başında allı fesi
Oğlanlar vezir olsa
Yine kızın kölesi



Kırşehir'in kızları
Sürmelidir gözleri
Sürmesine bakarken
Kaybettim öküzleri


Bahçelerde hıyarlar
İnce ince kıyarlar
Sevmediğim oğlanla
Nikahımı kıyarlar .


 Sunayı da deli gönül Sunayı
Ben neyleyim parayı?
Sen olsan sarar mısın
Gönlümdeki yarayı?


KIRŞEHİRİN TARİHİ YERLERİ

Cacabey Camii:
 Kırşehir il merkezinde yer alan medrese halk arasında minaresindeki yeşil çinilerden dolayı "Cıncıklı Camii" olarak bilinmektedir. Selçuklular döneminde Kırşehir Emiri Nurettin Cibrilbin Cacabey tarafından 1271-1272 yıllarında yapılmıştır. Döneminde astronomi yüksek okulu olarak hizmet vermiştir. Taç kapısının hemen solunda Cacabey'in yattığı türbe yer almaktadır.


     CINCIKLI CAMİSİNDEN BİR KESİT:




Cacabey Camii içi




 2. Sultan Alaadin Keykubat camii :
   Selçuklu eserleri arasında önemi büyüktür. 1242 de yapılmış olup 1893 de Ahmet Arifi Bey baştan başa onarmıştır. Bugün Kırşehir müze deposudur. Selçuklu Sultanı Alaadin Keykubat yaptırmıştır. Camii kesme taştan yapılmıştır. Tek şerefeli minaresi vardır. Kırşehir'in ortasındaki kalede bulunmaktadır




Çarşı camii:

 Şehrin merkezindedir. 1864 yılında Hüseyin bey isimli bir kişi tarafından mescitt şeklinde yaptırılmıştır. Yapı dik açılı ve minaresizdir. Cami'nin Kırlangıç tipi tavanı, örnekleri içinde en büyük olanıdır. Osmanlı dönemine ait en son eserlerden biridir

Türbeler

Yunus emre Türbesi:
  Mutasavvuf ve büyük Türk şairi Yunus emre Kırşehir'de doğmuş ve bu civarda yaşamıştır. Yunus, çağdaşı olan Hacı Bektaşi veli, Aşıkpaşa, Süleyman Türkmani gibi mana güneşlerinden etkilenmiştir. Yunus emre Merkez ilçeye bağlı Ulupınar kasabasında ziyarettepe adlı türbede yatmaktadır



Melik Gazi Türbesi:
  1250 yılında Melik Gazinin eşi Muhterem Hatun tarafından yaptırılmıştır. Konik Külahlı sekizgen kenarlı bir yapıdadır. Mermer taç kapının süsleri çok zengindir. Anadolu Selçuklularına ait güzel bir kümbettir. İçinde Mengücükoğlu Beyi Muzafferüddin Behram Şahın ve eşinin kabri vardır.



Aşık Paşa Türbesi:

Kırşehir Merkez Aşıkpaşa Mahallesinde bugünkü Ankara ,Kayseri yolu üzerindeki tepede yer almaktadır. 1333 yılında Sivas Hükümdarı Eratna bey'in veziri Ali Şah Ruhi tarafından yaptırılmıştır. Türkçenin zenginliğini savunan ve eserlerini Türkçe olarak yazan, mutasavvıf ve halk şairi Aşık paşa bu türbede yatmaktadır. Beyaz mermerlerden işlenmiş türbe, Eratna Beyliği mimari özelliğinin tek örneği olarak kalmıştır. Türbe koridor ve Mezarın bulunduğu kare bölümden ibaretdir. Taç kapısı üzerindeki mermer oymacılığı, istiridye nişi şeklindedir. Dış görüntüsü ile kırgız çadırlarını andırmaktadır. Bu özelliği ile Anadolu'nun diğer yörelerindeki Türbe mimarisinden farklıdır.
İlimizde en çok ziyaret edilen yerlerden biri olan türbe, 1935 ve 1976 yıllarında "Vakıflar Genel Müdürlüğü" tarafından restore edilmiştir



Eski eserler:

Hitit kalıntıları:

Kırşehir’e 40km uzaklıkta Hashöyük mevkiindedir, Hititlere ait eski bir şehrin kalıntısı ve bazı eserler ortaya çıkarılmıştır.


Hitit kabartma heykeli