Kırşehir il merkezinde yer alan medrese halk arasında minaresindeki yeşil çinilerden dolayı "Cıncıklı Camii" olarak bilinmektedir. Selçuklular döneminde Kırşehir Emiri Nurettin Cibrilbin Cacabey tarafından 1271-1272 yıllarında yapılmıştır. Döneminde astronomi yüksek okulu olarak hizmet vermiştir. Taç kapısının hemen solunda Cacabey'in yattığı türbe yer almaktadır.
CINCIKLI CAMİSİNDEN BİR KESİT:
Cacabey Camii içi
2. Sultan Alaadin Keykubat camii :
Selçuklu eserleri arasında önemi büyüktür. 1242 de yapılmış olup
1893 de Ahmet Arifi Bey baştan başa onarmıştır. Bugün Kırşehir müze
deposudur. Selçuklu Sultanı Alaadin Keykubat yaptırmıştır. Camii kesme
taştan yapılmıştır. Tek şerefeli minaresi vardır. Kırşehir'in ortasındaki
kalede bulunmaktadır
Çarşı camii:
Şehrin merkezindedir. 1864 yılında Hüseyin bey
isimli bir kişi tarafından mescitt şeklinde yaptırılmıştır. Yapı dik açılı ve
minaresizdir. Cami'nin Kırlangıç tipi tavanı, örnekleri içinde en büyük
olanıdır. Osmanlı dönemine ait en son eserlerden biridir
Türbeler
Yunus emre Türbesi:
Mutasavvuf ve büyük Türk şairi Yunus emre Kırşehir'de doğmuş ve bu
civarda yaşamıştır. Yunus, çağdaşı olan Hacı Bektaşi veli, Aşıkpaşa, Süleyman
Türkmani gibi mana güneşlerinden etkilenmiştir. Yunus emre Merkez ilçeye bağlı
Ulupınar kasabasında ziyarettepe adlı türbede yatmaktadır
Melik Gazi Türbesi:
1250 yılında Melik Gazinin eşi
Muhterem Hatun tarafından yaptırılmıştır. Konik Külahlı sekizgen
kenarlı bir yapıdadır. Mermer taç kapının süsleri çok zengindir.
Anadolu Selçuklularına ait güzel bir kümbettir. İçinde Mengücükoğlu Beyi
Muzafferüddin Behram Şahın ve eşinin kabri vardır.
Aşık Paşa Türbesi:
Kırşehir Merkez Aşıkpaşa Mahallesinde bugünkü Ankara ,Kayseri yolu
üzerindeki tepede yer almaktadır. 1333 yılında Sivas Hükümdarı Eratna bey'in
veziri Ali Şah Ruhi tarafından yaptırılmıştır. Türkçenin zenginliğini savunan ve
eserlerini Türkçe olarak yazan, mutasavvıf ve halk şairi Aşık paşa bu türbede
yatmaktadır. Beyaz mermerlerden işlenmiş türbe, Eratna Beyliği mimari
özelliğinin tek örneği olarak kalmıştır. Türbe koridor ve Mezarın bulunduğu kare
bölümden ibaretdir. Taç kapısı üzerindeki mermer oymacılığı, istiridye nişi
şeklindedir. Dış görüntüsü ile kırgız çadırlarını andırmaktadır. Bu özelliği ile
Anadolu'nun diğer yörelerindeki Türbe mimarisinden farklıdır.
İlimizde en çok
ziyaret edilen yerlerden biri olan türbe, 1935 ve 1976 yıllarında "Vakıflar
Genel Müdürlüğü" tarafından restore edilmiştir
Eski eserler:
Kırşehir’e 40km uzaklıkta Hashöyük mevkiindedir, Hititlere ait eski bir şehrin
kalıntısı ve bazı eserler ortaya çıkarılmıştır.
Hitit kabartma heykeli
Kırşehir'iniz küçük ama güzel Kırşehir'in tarihini güzel belirtmişsin.
YanıtlaSilkırşehirin tarihi güzelmiş:)
YanıtlaSilyanlış yazmışsınız gırşehir olacak ya:))))
YanıtlaSil